Ana içeriğe atla

Kuytu sergisi 30 Haziran'a kadar açık

 Koleksiyoner Yusuf İyilik’in çeşitli bölgelerden toplayıp restore ettiği özel koleksiyonundan bir seçkinin yer aldığı "Kuytu" sergisi, 30 Haziran'a kadar ziyaret edilebilecek.



Osmanlı dönemi ve Cumhuriyet'in ilk yıllarının sosyokültürel yaşamından gün yüzüne çıkmamış eserlerin yer aldığı "Kuytu" sergisi ziyarete açıldı.


Tasarım ve mozaik sanatçısı Meyçem Ezengin'in küratörlüğünü üstlendiği sergi, Tanzimat döneminin önemli kadın şairlerinden İhsan Raif Hanım'ın doğup büyüdüğü, şiirlerine ilham veren Taş Konak'taki Kalyon Kültür'de sanatseverlerle buluştu.


Sergide, koleksiyoner Yusuf İyilik’in çeşitli bölgelerden toplayıp restore ettiği özel koleksiyonundan seçilen eser ve objeler yer alıyor.


Kalyon Holding Sosyal ve Kültürel İşler Komitesi Başkanı Reyhan Kalyoncu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Geçmişe vefa, geleceğe değer" anlayışıyla çıktıkları yolda Kalyon Kültür'ün 3. yılına girdiğini belirterek, ulusal ve uluslararası pek çok değerli sergiye ve farklı konularda atölyelere ev sahipliği yaptıklarını dile getirdi.


Kalyoncu, içerisinde bulundukları Taş Konak'ın tarihi boyunca sanata ve sanatseverlere ev sahipliği yaptığına dikkati çekerek, "Biz de şehre vefamızı gösterip, bu binada sanatın her dalını, tüm disiplinlerini destekliyoruz. Ülkemizi derinden sarsan deprem felaketi nedeniyle sergiyi açmak konusunda çekincelerimiz oldu. Ancak sanatın iyileştirici gücünün hepimize iyi geleceğine inanarak sergimizi sanatseverlerle buluşturmayı arzu ettik" dedi.


"KADIN RUHUNUN YAŞSIZ VE SINIRSIZ OLDUĞUNU KANITLAYAN ESERLERLE KARŞILAŞACAKSINIZ"


Küratör Meyçem Ezengin de sergide İyilik'in özel koleksiyonundan bir seçki sunduklarına işaret ederek, şunları söyledi:


"Dünyada hayranlık uyandıran Osmanlı sanatının nadide örneklerini barındıran, Cumhuriyet döneminden de esintiler taşıyan koleksiyon, keşfedileceği ve değer göreceği anı sabırla beklemiş. Nihayetinde hak ettiği gibi, büyük emeklerle bir araya getirilip yine Yusuf İyilik'in kurduğu Enderun Sanat Merkezi'nde restore edildi. Bu koleksiyondan özel bir seçki sunduğumuz sergide, geleneksel kadın başlıkları, kemerler, çantalar, keseler, takılar, takunyalar, el aynaları, köstekli saatler gibi kadın ruhunun ve zevkinin yaşsız ve sınırsız olduğunu kanıtlar nitelikte eserlerle karşılaşacaksınız."


YAKLAŞIK 200 YILLIK KUR'AN-I KERİM VE TEVRAT DA SERGİLENİYOR


Kalyon Kültür Sanat Yönetmeni Aslı Bora ise Kalyon Kültür'ün üçüncü yılına, özel bir sergiyle yeni bir başlangıç yaptığını aktararak, "Bu esrarengiz dünyanın gizlerine uzanan, böylesi bir sergi için büyük bir heyecanla hazırlandık. Ancak yaşadığımız deprem felaketi bizleri çok üzdü. Acımız tarifsiz ve telafisiz. Yine de sanatın şifalı limanına sığınmanın bu kederli günlerde hepimizi şifalandıracağına inanarak, bu özel koleksiyonu sanatseverlerle buluşturmak istedik. Yaşadığımız bu keder ve yas içinde, bir nebze nefes almak isteyen herkese sergimizin ve Kalyon Kültür'ün kapılarının, ücretsiz şekilde açık olduğunu vurgulamak isterim" diye konuştu.


Sergi 17. yüzyıldan 20. yüzyıla, kadının sosyal hayatını yansıtıyor. Etnografik 1203 eser ve objenin buluştuğu sergi, doğudan batıya kadın zarafetine ve kadının renkli dünyasına da ışık tutmayı hedefliyor.


Kazasker Mustafa İzzet Efendi'in talebesi saray hattatı Muhsinzade Abdullah Efendi'nin yazdığı, yaklaşık 200 yıllık Şehzade Cüz ile fildişi süslemeli Tevrat da sergilenen eserler arasında yer alıyor.


Sergi, 30 Haziran'a ziyarete açık olacak.

Kaynak

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ödül Aldı ama Vize Alamadı

Son dönemde yaşanan birbirinden ilginç vize krizlerine bir yenisi eklendi. Hollanda, Kraliyet Onur Ödülü verdiği yönetmen Kutluğ Ataman’a vize vermedi. Hollanda Kraliyeti’nin Onur Ödülü verdiği yönetmen Kutluğ Ataman Hollanda’dan vize alamadı. Son dönemde yaşanan vize krizlerine bir yenisi eklendi. Hollanda, Kraliyet Onur Ödülü’ne layık gördüğü yönetmene vize vermedi. Ataman olayı twitter hesabında paylaştı. Hollanda’dan Cevap Geldi Yönetmen, “Hollanda kraliyetinden “Avrupa kültürüne vermiş olduğum katkılardan” dolayı ödül aldım (ne katkısı sormayın, sadece sanatçıyım). Hollanda’ya gitmek gerekti. Vize vermediler. Bu vesileyle Avrupa kültürüne dışarıdan katkı veriyor olduğumu idrak ettim” diye yazarak durumu eleştirdi. Hollanda İstanbul Başkonsolosluğu 1.3 milyon kez görüntülenen tweet’e yanıt verdi. Yönetmenden bir e-posta göndermesini isteyen konsolosluk, sürecin kontrol edileceğini yazdı. Ataman da e-postayı göndereceği cevabını verdi.

5.000 Yıllık Bir Gizem: İndus Vadisi Yazısını Çözene 1 Milyon Dolar Ödül!

 Tarih boyunca birçok antik uygarlık geride bıraktığı eserlerle günümüz insanına önemli ipuçları sundu. Mısır hiyeroglifleri, Sümer çivi yazısı ve Fenike alfabesi gibi sistemler, geçmişi anlamamıza yardımcı oldu. Ancak, bazı yazılar hâlâ gizemini koruyor ve arkeologlar ile dilbilimciler için büyük bir muamma olmayı sürdürüyor. Bunlardan biri de İndus Vadisi Uygarlığı’nın geride bıraktığı, şimdiye kadar çözülememiş 5.000 yıllık yazı sistemi. Hindistan'ın Tamil Nadu eyaletinin başbakanı M.K. Stalin, bu antik yazıyı çözen kişiye veya ekibe 1 milyon dolar ödül verileceğini duyurdu. Bu duyuru, dünya çapındaki akademisyenlerin ve tarih meraklılarının dikkatini çekti. İndus Vadisi Uygarlığı ve Gizemli Yazısı İndus Vadisi Uygarlığı, yaklaşık M.Ö. 3300 ile M.Ö. 1300 yılları arasında Hindistan ve Pakistan’ın bugünkü topraklarında varlığını sürdüren gelişmiş bir medeniyetti. Harappa ve Mohenjo-Daro gibi büyük şehirleriyle bilinen bu uygarlık, gelişmiş şehir planlaması, kanalizasyon sistemleri...

Asi Ruhun Fırçası: Gustave Courbet ve Gerçekçiliğin Doğuşu

Sanat tarihinde bazı isimler vardır ki, eserleriyle olduğu kadar kişiliğiyle de akıllara kazınır. İşte Gustave Courbet de tam olarak böyle bir isim. 19. yüzyıl Fransası'nda sanat dünyasını kasıp kavuran gerçekçilik akımının öncüsü, asi ruhlu bir ressam... Gelin, birlikte bu etkileyici sanatçının dünyasına ve eserlerine bir yolculuk yapalım. Doğu Fransa'nın Ornans kasabasında, varlıklı bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Courbet, Paris'e hukuk okumaya gitse de kalbi hep sanat için attı. Louvre Müzesi'nin koridorlarında, eski ustaları inceleyerek kendi stilini geliştirmeye başladı. Ancak akademik sanatın katı kurallarına sıkışıp kalmak ona göre değildi. O, gündelik hayatı, sıradan insanları, doğayı olduğu gibi, tüm çıplaklığıyla tuvale yansıtmak istiyordu. İşte bu istek, onu "gerçekçilik" akımının öncüsü haline getirecekti. Courbet'nin en bilinen eserlerinden biri, hiç şüphesiz "Ornans'taki Cenaze Töreni" (A Burial At Ornans). Devasa boyutl...